Kaslar, vücudumuzda hareketi sağlayan ve destek olan kemikler ve eklemlerle birlikte çalışır. Bu kaslar, kemik ve eklemlerle birlikte çalışarak hareketi sağlar, sindirim, boşaltım, kan ve lenf akışı gibi vücut fonksiyonlarını destekler ve vücut ısısının büyük bölümünü oluşturur.
Kaslar, sarkoplazma ve sarkolemma adı verilen yapılarla birlikte çalışır ve miyofibriller olarak adlandırılan telcikler aktin ve miyozin proteinlerinden oluşur. İskelet kası, düz kas ve kalp kası olmak üzere üç farklı yapı ve çalışma prensibine sahip kas türü vardır.
İskelet kası, kemiklere tutunan ve onların hareketinden sorumlu olan kaslardır ve vücuttaki toplam kas kitlesinin yaklaşık %80’ini oluşturur. Bunlar, uzun silindirik hücrelerdir ve kasılıp gevşeyebilme yeteneklerine sahiptirler. İsteğimize bağlı olarak çalışırlar ve miyofibrillerdeki aktin ve miyozin proteinlerinin düzenli şekilde tekrarlanmasıyla ortaya çıkan açık ve koyu bantlardan dolayı çizgili kas olarak adlandırılırlar.
Düz kaslar, mekik şeklinde olan hücreleriyle tek çekirdekli ve oval şekilli çekirdekleri olan kaslardır. Kasılmaları yavaş ve düzenli olup, isteğimiz dışında çalışan organların yapılarında yer alırlar. Aktin ve miyozin proteinleri düzenli yerleşim göstermedikleri için enine bantlaşma göstermezler.
Kalp kası, dallanmalar gösteren bir veya iki çekirdekli olan kas hücrelerinden oluşur. Oval şekilli çekirdekleri hücrenin ortasında yer alır. Çizgili kaslara benzeyen kalp kası, düz kaslara benzer çalışma prensibine sahiptir. Çalışması iskelet kası gibi hızlı, düz kas gibi devamlı ve istemsizdir.
Bu nedenle, kasların yapısı ve çalışması insan vücudu için hayati önem taşır.