Genetiğin temel prensiplerini keşfeden ve kalıtımın mekanizmalarını açıklayan bilim dalına genetik denir. Bu bilim dalı, kalıtımın kuşaktan kuşağa nasıl aktarıldığını ve hangi prensiplere göre gerçekleştiğini incelemektedir. Bu prensipler, Gregor Mendel tarafından 1857 yılında başlatılan çalışmalarla ortaya konmuştur. Bezelye bitkisi üzerindeki çalışmaları sonucu, Mendel Kanunları adı verilen bilimsel yargılar ortaya koyulmuştur.
Kalıtım prensiplerini anlayabilmek için öncelikle bazı kavramların bilinmesi gereklidir. Homolog kromozomlar, aynı kalıtsal karakterlere etki eden genleri taşıyan kromozom çiftleridir. Locus, kromozomlar üzerinde genlerin yerleşim bölgelerini ifade ederken; karakter, bir nesilden diğerine aktarılabilen özellikleri ifade eder.
Aleller, aynı karaktere etki eden gen alternatiflerinden hepsine denir. Genotip, canlının sahip olduğu genetik yapıyı ifade ederken fenotip, genotip ve çevresel faktörlerin etkisiyle canlıda beliren dış görünüşü ifade eder. Dominant genler, homozigot ve heterozigot durumlarda etkisini fenotipte gösterirken; resesif genler, sadece homozigot halde fenotipte etkisini gösterirler.
Kalıtımın mekanizmalarını anlamak, sağlık ve tıp alanlarındaki çalışmalara da fayda sağlamaktadır. Genetik bilgi ve teknolojiler aracılığıyla genetik hastalıkların teşhis ve tedavileri yapılabilmektedir.
Genetik bilimindeki gelişmeler, insan sağlığına ve hayatına dair önemli ipuçları sunmaktadır. Bu nedenle genetik bilim dalının çalışmalarının takip edilmesi ve anlaşılması, bireylerin sağlığına olumlu katkı sağlayabilir.